-
1 olur olmaz yere
некста́ти -
2 olur
1.возмо́жный, вероя́тныйolur çocuk değil, bir dakika rahat duramıyor — невозмо́жный ребёнок, ни одно́й мину́ты не посиди́т споко́йно
2.bu olur iş mi? — ра́зве э́то возмо́жное де́ло?, возмо́жно ли э́то?
хорошо́, ла́дноolur dediğin gibi yaparım — ла́дно, сде́лаю так, как ты говори́шь
••- olur ki- şemsiyeni al
- olur ki yağmur yağar
- oluruna bırakmak
- oluruna bağlamak
- olur olmaz
- olur olmaz sorunlar soruyordu
- olur olmaz şeyler için kavga etmezler
- olur olmaz şeye kulak asma
- buna olur olmaz adamın gücü yetmez
- olur olmaz yere
- oluruyla yetinmek
- ne olur!
- bunu ver ne olur!
См. также в других словарях:
olmak — nsz, ur 1) Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak En şiddetli münakaşa, kumpanyanın ismi için oldu. S. F. Abasıyanık 2) Gerçekleşmek veya yapılmak 3) Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak Okumak, eczacı olmak bu sayılı inatlarından… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dökmek — i, er 1) Sıvı veya tane durumunda olan şeyleri bulundukları kaptan başka bir yere boşaltmak İhtiyar karısı pırıl pırıl kalaylı maşrapa ile ona su dökecek. S. F. Abasıyanık 2) Belli bir yere boşaltmak Sigara tablasını dökmek. 3) Akıtmak, düşürmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
adam — is., Ar. ādem 1) İnsan 2) Erkek kişi, kadın karşıtı İyi bir adam isterse, babası da verirse, varacak. M. Ş. Esendal 3) Birinin yanında ve işinde bulunan kimse Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar. K. Tahir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
altın — is., kim. 1) Atom sayısı 79, atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au) Altın çok eski zamanlardan beri para basımında kullanılmaktadır. 2) sf. Bu elementten yapılmış Müsteşar,… … Çağatay Osmanlı Sözlük